11 Temmuz 2016 Pazartesi

" Arıları Yaşatalım Projesi" Makedonya arıcılık gezisi sırasında yapmış olduğum söyleşi..

24 Haziran 2016 Cuma

Genç Çiftçi Hibe projesinin sonuçları

Yakın zamanda uygulanmaya başlayan Genç Çiftçi Hibe Projesi ile ilgili 378 000 kişinin başvurusu olmuştu. Nisan ve mayıs aylarında yapılan başvuruların sonuçlarının ne zaman ilan edileceği Tarım Reform Genel Müdürlüğü tarafından ilgili makamlara bildirildi. Buna göre Genç Çiftçi Hibe sonuçları 27 Haziran-1 Temmuz tarihleri arasında ilgili İl Müdürlükleri tarafından açıklanacak. Hak kazanan kişilerle 11 Temmuz-15 Temmuz tarihleri arasında sözleşme imzalanacak. Türk tarımına hayırlı olmasını dilerim.

7 Eylül 2014 Pazar

ARI HASTALIKLARINA DAİR..

Merhaba...
Değerli arıcılar, yoğun iş tempom dan dolayı uzun zamandır paylaşımlar da bulunamıyorum. Bundan sonra daha sık sizlerle birlikte olmaya gayret edeceğim.
Son zamanlarda yoğun bir şekilde arı hastalıkları ile ilgili sorunlar bana iletiliyor...buna dair düşüncelerimi paylaşmak istiyorum..
Arıcı olarak önceliğimiz arı kolonilerimizi hastalıklara kaptırmamaktır. Sıfır hastalık prensibimiz olmalıdır. ( varroa hariç) Bundan dolayı hastalıkların ortak nedenlerini bilip arıcılık uygulamalarımızı buna göre ayarlamalıyız. ben bunları 12 madde de özetledim.

1- Arı kolonilerimiz daima güçlü olacak ( arı mevcudu 7 çerçevenin altına düşmemeli). koloni içindeki arı bireylerinin hiyerarşik görev dağılımını zaafa uğratacak uygulamalardan kaçınmak gerek.
2- Arı barınağı olan kovanlarımız çok önemli, hangi bölgede olursak olalım daima kovanlarımızın havalandırmaları açık olmalı...kovanlarımızın tabanında mutlaka varroa çekmecesi olmalı. kovan yapımında kullanılan maddeler arı sağlığı için uygun olmalıdır. arıların çok propolis kullandıkları kovanlar ( kovan ic yüzeyinde )  genelde sağlıksız demektir.
3- Varroa paraziti ile daima etkin mücadele yapılmalı. organik ilaçlarla
4- Çok kararmış eski petekler kuluçkalıkta kullanılmamalıdır.
5- Arılık, arılara stres yaratacak etkilerden uzakta konuşlandırılmalıdır.
6- Aşırı yemleme yapmamak gerek.
7- Oğul veren koloniler başka bir koloni ile birleştirilmeli, oğul veren kovanımızı mutlak bilmeliyiz. zayıfladığı için onu başka koloni ile birleştirmek gerek. ilk başta oğul veren arıda arıyı yogun görürüz fakat koloninin hiyerarşik sistemi bozulduğu için hastalıklara karşı direncsiz olurlar, fırsatcı konaklar zarar verebilirler.
8- Arıları aç ve susuz bırakmamak gerek.
9- Genç ana arı kullanmak gerek. kayıt tutmalıyız.
10- Arıya dogru zamanda dogru miktarda temel petek çerceve vermek gerek. arının sarmadığı boş cerceveler alınmalıdır.
11- Arı beslemesinde kendi balınızı veya temiz su dan yapılmış şeker şurubunu kullanın. temel peteki kendi döngünüzde sağlamaya calısın.
12- Hastalıklı kolonilerden arı veya başka hicbir şey almamak gerek. hastalıklı kovan kontrolunde kullanılan ekipmanlar sterilize edilerek kullanılmalı. salgın hastalık olan arı hastalıgında arı kolonisi yakılarak imha edilmelidir.

13 Mart 2012 Salı

ARICILIK TEKNİKERİ ÇALIŞMA ARKADAŞLARI ARANMAKTADIR.

Arıcılık sektöründe çalışmak isteyen, Arıcılık Teknikeri çalışma arkadaşlarına ihtiyaç vardır.
ilgilenenlerin aşağıdaki mail adresine en kısa zamanda özgeçmiş göndermeleri önemle duyurulur.

balkayaari@gmail.com

14 Ocak 2012 Cumartesi

BAKANLIK'TA BALLI SATIŞA NİHAYET EL KOYDU..ÇABALARIMIZ BOŞA GİTMEDİ

15 Ocak 2012 Pazar -
Akşam | ANA SAYFA MANŞET
Ballı satış bakanlığın dikkatini çekti, kontroller 15 güne çıktı

Ballı satış bakanlığın dikkatini çekti, kontroller 15 güne çıktı

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, televizyonlarda tele-marketing yöntemiyle yapılan bal satışlarını incelemeye aldı. Önceden yılda 3-4 kez yapılan denetimler 15 günde 1'e çıktı. Tüm markalardan numune alındı, laboratuvarlarda inceleme sürüyor. Hatalı, sahte ürün satanların canı fena yanacak

Esin GEDİK
Geçen yıl hızlı bir şekilde başlayan bal satışları ve reklamlar yetkili kurumların da dikkatini çekti. 'Bu furya nasıl başladı, bazı girişimciler neden balı seçti, satılan ballar gerçekten anlattıkları gibi gerçek mi' gibi soruları arka arkaya sıralamak mümkün. Çünkü bal, üzerinde spekülasyonun çok yapıldığı, glikoz, mısır şurubu gibi katkı maddelerinin çok kullanılarak sahteciliğin yoğun yaşandığı bir ürün... İnternetteki birçok şikayet sitesi ve forumlarda da bu yöntemle satılan ballardan alan tüketicilerin şikayetlerinin fazlalığını da görünce üreticilere ulaşıp kamuoyunun merak ettiği soruları sormak istedik, ancak mümkün olmadı. Adını sıkça duyduğumuz bir bal markasının 4-5 ayrı internet adresi bulunuyor hepsi de aynı marka balı sattıklarını belirtiyor ancak telefon numaraları ve adresleri farklı. Aradığınız her numarada karşınıza sadece sipariş almak üzere görevlendirilmiş bir çalışan çıkıyor. Şirket yöneticilerine ulaşmak ise imkansız...
Bal Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği Başkanvekili İsfendiyar Üzümcü bu tür ürünlerin televizyon ve radyolar aracılığıyla satılmasının sağlıklı olmadığını söylüyor. Tüketicilerin bilinçsiz olduğunu belirten Üzümcü, 'Halkımızın bal konusunda bilinçlenmesi için bazı projeler üzerinde çalışıyoruz, yakında eğitimlere başlayacağız' diyor.

KARAKOVAN BALININ SÜZMESİ OLUR MU HİÇ?
SATIŞI yapılan ballar konusunda soru işareti yaratan en önemli başlık süzme karakovan balı ve polen satışı. Sektörün tüm bileşenleri karakovan balının süzmesinin olmayacağını belirtiyor. Karakovan balı, ağaç kütük kovanların içinde, insan eli değmeden üretilen bir bal çeşidi. Balder Genel Sekreteri Üzümcü, 'Karakovan balının peteğini, süzme bal elde etmek amacıyla santrifüj yöntemiyle sağmak oldukça güç. Bu nedenle tele-marketing yöntemi ile satışı yapılan balların bu yolla elde edildiğine sektör paydaşlarının inanmalarını beklemiyoruz. Bilemediğimiz bir teknikle elde edilmiş olsa dahi, bu durumda da Karakovan'ın hiçbir özelliğinden söz etmek mümkün olmaz' diyor. Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Bahri Yılmaz da aynı fikirde. Yılmaz 'Karakovan süzmesi diye bir şey olmaz, karakovan petek balıdır' sözleriyle tüketicileri uyarıyor.

Bakanlık takipte şüpheli vakalar RTÜK'e bildirildi
GIDA üreticilerini sıkı takibe alan Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı da bal satışını takip ediyor. Gıda Kontrol Laboratuarlar Daire Başkanlığı, tüm markaları inceliyor. Daire Başkanı Mehmet Beykaya 'Özel bir çalışma yapıyoruz. Normalde balda kontroller yılda 3-4 kez olur. Ancak biz neredeyse her 15 günde bir numune alıyoruz. Tüm illerdeki arkadaşları uyardım. Şu anda laboratuvarda inceleme aşamasında. Eğer bir sahtecilik varsa, tüketiciyi yanıltan bir durum varsa yeni yasa gereği hepsini teşhir edeceğiz' diyor. Bugüne kadar tüketiciyi yanıltıcı bazı ifadeler saptadıklarını belirten Beykaya 'RTÜK'e de durumu bildirdik, sürekli de bilgilendiriyoruz ancak bilişim yasası ile ilgili bazı düzenlemeler yapılması gerekiyor' bilgisini verdi.

FİYATLAR DA ABARTILI
SEKTÖRDEKİ aktörlerin bir diğer itirazı da fiyatlara. Kampanya yaparak kilosu 25 TL'den bal satmanın doğru olmadığını belirten arıcı ve bal sanayicileri, toptancıda kilosu 7-8 liraya satılan bir balın fiyatı 25 TL olursa fahiş olur. Madem kendilerinin arıcılık yaptığını söylüyorlar o zaman daha ucuz olması gerekiyor' yorumunu yapıyorlar. Bir diğer nokta da polen. Polenin kilosunu 20 TL olduğunu vurgulayan Bahri Yılmaz '60-70 liraya satılması doğru değil' diyor.

DOĞRU VE SAF BAL ANCAK LABORATUVARDA ANLAŞILIR
DOĞRU, saf balı anlamanın tek yolunun laboratuvar analizi ve testler olduğunu belirten İsfendiyar Üzümcü, 'Reklamları biz de izliyoruz, bu şirketlerin aralarında üretici olduğunu belirtenler var., bilemiyoruz' dedi. Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Bahri Yılmaz ise son dönemde bal üretimi ve tüketiminin artığını, televizyonlardaki satışın da balın tüketiminin artmasına yardımcı olduğunu belirterek 'Reklamlarında tüketiciyi aldatıcı bazı ifadeler kullanıyorlar, kendilerini uyardık. Tüketicileri de uyarıyoruz' dedi.

TV'DEKİ BAL REKLAMLARI İLE İLGİLİ SABAH GAZETESİNİN HABERİ

Bal değil glikozmuş

TV'lerdeki bal reklamlarının altından glikoz oyunu çıktı. Piyasadan 4 kat ucuza gerçek bal sattığını iddia eden uyanıklar, Hıfzıssıhha'nın laboratuvarına takıldı. Balın içinde yapay tatlandırıcı bulundu

Son günlerde televizyon ekranları ve radyolara reklam veren bazı bal firmalarının sahtecilik oyununu SABAH ortaya çıkardı. Doğrudan satış yöntemini kullanan firmalar, reklamlarında organik ve karakovan olarak bilinen bazı özel bal çeşitlerini piyasadaki fiyatından 4 kat daha ucuza satıyor. Reklamlarda balın faydaları sıralanıyor ve birçok hastalığa iyi geldiğinden bahsediliyor. Kamuoyunun gündemine oturan binlerce kişinin satın aldığı balların gerçek olup olmadığını testettik. Bu satışlara öncülük eden firmadan kilogramı 95 liradan bal aldık. Satış yapan tezgâhtar balın Siirt Pervari yöresinin ürünü ve yüzde 100 doğalolduğunu söyledi. Aldığımız balı Sağlık Bakanlığı Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi Başkanlığı İstanbul Hıfzıssıhha Enstitüsü Müdürlüğü'nde analiz ettirdik. Türk Gıda Kodeksi 2005/49 sayılı Bal Tebliği'ne göre, balın tam analizi yapıldı. Bal, rengi, görünüşü, tat ve kokusu, rutubet miktarı, asitlik, sentetik boya, kül miktarı, polen, ticari glikoz, glikoz/fruktoz miktarı gibi parametreler açısından incelendi. Yapılan inceleme sonucunda, yüzde 100 organik olduğu belirtilerek satın aldığımız balda ticari glikoz tespit edildi. Ayrıca, mevzuata göre, 0.9-1.4 oranında olması gereken glikoz/fruktoz miktarı ise 1.52 çıktı.

KATKI VARSA SAHTEDİR
İstanbul Teknik Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Dilek Boyacıoğlu, balda ticari glikozun olmaması gerektiğini söyledi. Boyacıoğlu, "Balda ticari glikoz olması balın hileli olduğu anlamına geliyor" diye konuştu. Erciyes Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Biyoteknoloji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Sibel Silici de glikozun balın yapay olduğunu gösterdiğini belirtti.

DOWN SENDROMUNA BİLE İYİ GELİR DİYORLAR
Hacettepe Üniversitesi Arı Ürünleri Ar-Ge Merkezi Müdürü Prof. Dr. Kadriye Sorkun, glikoz/ fruktoz oranın 1.4'ten yukarı olmaması gerektiğini belirterek, "0.9 ile 1.4 arasında normal kabul ediliyor. Ama onun üstündeki değerler normal kabul edilmiyor. Bu, doğal bal değil. Fruktoz nedeniyle sağlık bozucu bir şey. Bunların engellenmesi lazım. Bal, 'down sendromuna bile iyi gelir' diyen insanlar çıkıyor" dedi.

1 Eylül 2011 Perşembe

TV'DEKİ BAL REKLAMLARI

Çok değerli bal tüketicileri, son zamanlarda tv yayınlarında sık sık bal reklamları görmeye başladık hatta bazı bal markalarının tv kanalları olmaya başlamış sanırım kanal kurmak yayın hakkını falan almak çok ucuz veya bal işinden çok iyi para kazanıyorlar.. bu yayınlarında gerçek balın nasıl olması gerektiğini anlatıyorlar,,,Sayın tüketiciler maalesef bunların hepsi kocaman bir yalan lütfen bunlara kanmayın.....Tarım Bakanlığı'na buradan bunların hepsini ihbar ediyorum..( Tarım Bakanlığı Bilgi isterse veririm ) bir an önce bu sahtekarlığı ortadan kaldırın...bana İzmir ve İstanbul'da kestane balı diye ,,, arının midesinden dahi geçmemiş pekmez ile renklendirilmiş tuhaf bir gıda tattırdılar...karakovan balı diye tonlarca bal satılıyor hemde süzme karakovan balı,,süzme olduktan sonra ne espirisi kaldıysa...bunları yanlışlarımızı düzeltmek...insanlarımızın uzun vadede kanser vb. hastalıklara yakalanmasını engellemeye katkı sağlamak için bunları yazıyorum... değerli tüketiciler balı direkt üreticiden almanızı tavsiye ederim..üreticiden alırken de varroaya karşı kullandığı ilaçları sorun eğer organik etken maddeli ilaçlar ise satın alın..yoksa onlardan da almayın..market raflarında güvenle alabileceğiniz sadece 1-2 marka vardır..gerisi maalesef boş..ha bunu 2003 yılında Zamanın Tarım Bakanı Sami Güçlü de bir araştırma yapıp söylemişti...koltuğundan oldu adamcağız...

22 Ağustos 2011 Pazartesi

BİR ARICILIK PROJESİ DAHA TAMAMLANDI.....

Marmara Grubu Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı olarak Kırklareli'nde ki arıcılık projemizden sonra Kars İlindeki arıcılık projemiz de sona erdi. Proje süresince bize destek olan tüm Kars halkına sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Tüm arıcılarımıza da üstün başarılar diliyorum....Benim de bundan sonraki durağım Amerikan Üniversitesi olacak, Arıcılıkla ilgili çalışmalarıma orada devam edeceğim....Arıcılıkta iyi ciddi gerçekçi işler için kolları sıvadık..benden desteklerini esirgemeyen tüm dostlarıma sonsuz Teşekkürler.......