15 Eylül 2008 Pazartesi

KURSİYERLERİMİZ İFTAR YEMEĞİNDE LEZİZ BALLARINI KONUKLARA SUNDULAR











Marmara Grubu Vakfı'nın geleneksel sevgi iftarının 12. sine Demirköy ilçesi iğneada beldesindeki kursiyeler ve biz proje çalışanları da ( Zeynep hanım ve ben) katıldık. kursiyerler bu yıl ürettikleri balların bir kısmını gelen konuklara takdim ettiler. davetliler arasında çevre ve orman bakanı Sn. Prof. Dr. Veysel Eroğlu ve Diyanet işleri başkanı Sn. Ali Bardakoğlu da vardı. siyaset dünyasından da tanınan birçok sima da yemekteydi, kapkara renkteki ballarımız konukların ilgisini çok çekti.

14 Ağustos 2008 Perşembe

ARI SAFARİ





























11 ağustos 2008 tarihinde Tema Vakfı Kuruluşu Biyotemetur tarafından organize edilen arı safari turu, İğneada Beldesindeki Projemizi ziyaret ederek, kursiyerlerin arılıklarını ziyaret ettiler. Kendilerine proje hakkında bilgi sundum. Ziyaret eden kişiler:
A. Nihat Gökyiğit Tema Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı
Ümit Y. Gürses Tema Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı
Prof. Dr. Walter S.Sheppart - ABD
Dr. Marina Meixner - ABD
Dr. Nicola Bradbear - İngiltere
Susan Cobey - ABD Californiya Üniversitesi
Prof. Dr. Aykut Kence ODTÜ Biyoloji bölümü
Doç. Dr. İrfan Kandemir Karaelmas üniversitesi
Doç.Dr. Tuğrul Giray ODTÜ
Ahmet İnci Tema Vakfı Arıcılık danışmanı







11 Ağustos 2008 Pazartesi

AMERİKAN YAVRU ÇÜRÜKLÜĞ VE DİĞER HASTALIKLARI ÖNLEMEK İÇİN ALINMASI GEREKEN KÜLTÜREL ÖNLEMLER

Amerikan Yavru Çürüklüğü ile ilgili tespiti ortaya koyduktan sonra birçok arıcıdan ne yapalım? diye tepkiler aldım bende buna karşın yapılması gerekenleri maddeleri yazıyorum.

1) Çok yıllıklı yani çok kararmış eski peteklerinizi kuluçkalıkta kullanmayın.
2) Temel petek aldığınız firmanın peteklerini iyi gözlemleyin.. şuan piyasada amerikan yavru çürüklüğü ile bulaşık petekler mevcut.
3) menşeini bilmediğiniz ana arıyı kullanmayın.
4) Hazır arı keki almayın, kendi kekinizi kendi yapınız. keki yapacak bal kendinizin değilse, benmari yöntemi ile balı yarım saat kaynattıktan sonra kek yapın.
5) koloniniz daima güçlü olsun. mevcutu 3 çerçevenin altına düşmesin özelikle ilkbahar ve sonbaharda
6) arıyı strese sokacak etkenlerden uzak tutunuz.
7) her sene ilkbaharın kovanları pürmüzleme işini ihmal etmeyin.
8) koloninin nemden kendisini koruyacak tedbirleri almasına yardımcı olun.

5 Ağustos 2008 Salı

2) HATİCE YÜRÜK ( Demirköy ilçesi sivriler köyü yolu üzeri)


Namı değer Selda, Hatice Yürükte belki bazı konularda şansız olabilir ama arılar konusunda çok şanslı biri arıları verdikten birkaç gün sonra hemen aradı beni ‘ hocam Arım Oğul verdi’ herkes 4 arı aldı ama Hatice’nin hemen 5 arı oluverdi, ama Hatice’nin boş kovanları yok, Kırklareli Tarım İl müdürlüğü söz vermişti vereceğiz diye ama şimdi yüzümüze bile bakmıyorlar, mecburen binbir zorlukla organik kovan satın aldı. Aradan belli bir zaman sonra Hatice’ye bal mı istiyorsun arımı , hocam ben bu sene çoğaltayım seneye bal alırım dedi, 5 olan arısını 6 yaptık, elinde kovanı olsa Hatice arı sayısını 8 yapabilecek. Hatice işletmesini büyüttü 2 hafta sonra balınıda yiyecek,,haticenin arılığı çok güzel bir yerde, haticeninde en büyük destekçisi babası, gölgelikleri arının üzerine koymadığı zaman hemen haticeyi uyarıyor……Hatice bu işin özünü kısa zamanda kavrayan zeki bir Giresunlu ve şuanda koluna altın bir bilezik taktı bu işi öğrenerek, artık gittiği heryerde bu işi yapabilecek durumda senin de yolun açık olsun Hatice…..

1- 1) EMİNE KAPTAN ( İğneada beldesi, sislioba köyü yolu üzeri)

( Zeynep Köknar , Emine Kaptan, Mehmet Kaptan)

Emine Hanımın eşi Mehmet Kaptan çok güler yüzlü ve her zaman neşeli bir kişi Emine Hanımda Mehmet Kaptanın ikizi gibi tencere yuvarlanmışta kapağını bulmuş deyimi sanki bu çift için söylenmiş..Emine Hanım ve eşi Mehmet Kaptan aslında 18 yıldır arı ile tanışıklar. arı yapmışlar, sönmüş, bir daha yapmışlar gene sönmüş ama bunlar inatla üzerine gitmişler bazen 200 arı ile çalışmışlar bazen sadece 20 arı ile ama hiç arısız kalmamışlar. Bu yıl da Emine Hanım projemizde yer aldı…teorik eğitimide başarıyla tamamladı. Ardından kendisine 4 arılı koloniyi teslim ettik… tabii arıyı teslim aldıktan sonra bakıyor ki bu arılar bu sene bala yapamıyacaklar. sonuçta bölme arı ve tarihte 15 mayıs 15 gün sonra bal gelmeye başlayacak işçi arının 42 günde tarlacı olduğunuda biliyor ya hemen kendi kovanlarından takviye yapıyor bizim verdiğimiz 4 arıya ve arılar ondan sonra alıp başını gidiyor tabii,,,, işi bilmek çok farklı tabiiki..ve 2 hafta önce bu işletme bal hasadını gerçekleştirdi. Ve ortaya çok leziz bir bal çıktı. Az ama çok güzel bir bal…Mehmet Kaptanın bilgi ve tecrübesi Emine Hanımında temiz ve titizliği ile kaptan işletmesi gelecek vaat ediyor… yolunuz açık olsun…..

UYGULAMALI EĞİTİMLERİMİZ

Marmara Grubu Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı, İstanbul Aydın Üniversitesi ortaklığı ile Avrupa Birliği Desteği ile Kırklareli ili Demirköy ilçesi ve İğneada beldelerinde uygulanan Kırsal Alanlarda Arıcılık ve organik Bal üretimi ile genç kadınların sosyoekonomik statüsünü geliştirme projesi faaliyetlerin den olan organik bal üretimi uygulamalı eğitim çalışmaları ile ilgili sizlere haftalık bilgiler vereceğim, projede yer alan 40 bayanın hikayesini sizlerle paylaşacağım….

3 Ağustos 2008 Pazar

YORUM

AVRUPA BİRLİĞİ – DÜNYA BANKASI- SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI – TARIM BAKANLIĞI – HÜKÜMETLER VE İŞADAMLARI TARAFINDAN FİNANSE EDİLEN SOSYAL AMAÇLI ARICILIK PROJELERİNE BAKIŞ AÇISI
Türkiye’nin en doğusundan en batısına en kuzeyinden en güneyine yaklaşık 10 yıldır çeşitli kuruşlarca desteklenen birçok projede arıcılık konusunda görev aldım. Vardığım netice; biz Türk milleti her her yerde aynı birbirimizden hiç farkımız yok, bir bölgeye gökten düşer gibi gidiyoruz, onlara eğitim veriyoruz ki ( bu eğitim en değerli ve en pahalı şeydir) bu yetmiyor yemeğini veriyoruz, yatacak yerini veriyoruz yetmiyor zaman zaman cebine para bile koyuyoruz, karşılıksız arılar malzemeler veriyoruz. Bu işleri yapmak için belli bir elemeye tabi tutuyoruz insanları bu insanlar projede yer almak için elinden geleni yaparlar, sonunda bir kısmı seçilir bir kısmı seçilemez çünkü projenin belli bir sayısı ve bütçesi vardır. Seçilemeyenler 1-2 ay neden seçilmedik diye dedikodular türetirler, bölgede huzur kaçırmaya çalışırlar. Ama aslında sorun seçilmeyenler değil seçilenler oluyor. Seçilenleri eğitiyorsunuz emek sarfediyorsunuz, arıcılıkla ilgili her şeyi anlatıyorsunuz daha sonra başınıza öğretmen kesiliyorlar ve sizden daha iyi bilir hale geliyorlar 2 günde, daha sonra bunlara arı veriyorsunuz başlarlar bu ne biçim arı, bu arı çok zayıf, bu arıda ne ırk böyle şikayet etmeye başlar aldığını geliştirme düzeltme yoluna gitmez (eğer dediği gibi olsa da) ve hakkı olmadığı halde hak iddia etmeye başlar. Anlayacağınız insanlarımızla çalışmak çok zor….bir de kamu kurumlarının bu projelere bir bakış açısı var evlere şenlik tam bir komedi, başta çok iyi davranırlar aslında amaçları ben bunlardan ne götürürüm hesabı içindeler, kimi bir eğitim salonunu vermek için bin yalan uydurur yok efendim o binayı yurt dışındaki üniversiteler talipmiş yok bizim proje ufakmış yok bizim insanımız için orası çok lüksmüş gerek yokmuş bunları söyleyen maalesef bir daire amiri, halbuki o yerler bu insanlar için yapılmıştı güya, eğitim bitti neredeyse proje bitecek binaya bir kuş bile gelmedi, yazıklar olsun böyle zihniyete,, aslında kendilerinden başka bir şey düşündükleri yok kimi projeksiyon cihazı ister bir eğitim salonu için, kimi bana da arı kovanı der, kimi kitap ister beleş, kimi projede kullanılan malzemelere göz diker halbuki bilmez ki bunlar gökten gelmiyor ve kimse kimseye havadan bir şey vermiyor hele AB hiç vermez, vakıflar dernekler hiç ama hiç vermez……işinize takoz koymak için varolan bir hastalığı siz geldikten sonra ortaya çıkarırlar. ..aslında olan ülkeye oluyor, ülkenin zenginliklerine oluyor…dinamiklerine, gençlerine, çalışan üreten insanına oluyor. 1998 yılından beri bir idealim var. Teknik arıcılığı geliştirip yaygınlaştırmak hatta bu konuda dernek bile kurdum, hep bu amaç için sosyal amaçlı projelerde çalıştım, insanı bıktırıyorlar. Ve zamanla anlıyorsunuz ki değmiyor diyorsunuz...

SON 10 YILDA TÜRKİYE'DE AMERİKAN YAVRU ÇÜRÜKLÜĞÜ HASTALIĞI İLE İLGİLİ DURUM

TÜBİTAK VHAG-95 araştırma projesinde incelenen arı kolonilerinde Adana’da yüzde 32, Bitlis’te yüzde 42, Diyarbakır’da yüzde 49, Hatay’da yüzde 52 oranında Amerikan yavru çürüklüğü tespit edilmiştir. Ankara Etlik Veteriner Araştırma Enstitüsünce Kasım 2000’de yapılan ve III. Türkiye Arıcılık Kongresine sunulan tebliğde Ankara ilinde kovanlardan ve piyasadan alınan bal örneklerinin incelenmesi sonucunda yüzde 14 oranında Amerikan yavru çürüklüğü etkeni, aynı araştırmada İzmir piyasasında satılan balların yüzde 44’ünde Amerikan yavru çürüklüğü etkeni bulunduğu bildirilmektedir. Bazı petek firmalarının hazır basılmış peteklerinde bile Amerikan Yavru Çürüklüğü etmenine rastlanılmıştır. Erzurum da, giresun da ve Muş ta Tulumsu yavru çürüklüğü hastalığı mevcut 2007 yılı yazında yaptığım seyahatlerde bizzat kendim gözlemledim.
Hacettepe Üniversitesi Biyoloji Bölümü tarafından 2001 yılında Ankara İli arılıklarından alınan 10,158 arı örneğinde yapılan araştırmada bütün kolonilerde Varroa ve Nosema bulunmuştur. Aynı araştırmada yavru hastalıkları açısından kolonilerin yüzde 75’inin Amerikan ve Avrupa yavru çürüklükleri ve kireç hastalıkları ile bulaşık oldukları saptanmıştır. Avrupa Birliği mevzuatına göre, Amerikan yavru çürüklüğü görülen kolonilerin yakılması gerekir. Bakanlar kurulu uyum kuralları gereği bu mevzuata uyacağım diye imza atmıştır, ancak Türkiye’de böyle bir uygulama başlatılamamıştır.
Üretimde neredeyse sağlıklı koloni yokken Tarım Bakanlığı’nda arı hastalıklarını teşhis edip doğru tedaviyi önerecek techizli ve yetkili bir arı hastalıkları laboratuarı bulunmamaktadır. Yaygın olan bu hastalıklara karşın ülke genelinde uyulması gereken tedbirlerle ilgili bir politikada geliştirilememiştir. vatandaşın 7 adet hastalıklı kolonisi aylardır imha edilemiyor. Ve bölgede hastalık giderek yaygınlaşıp, bölgenin arıcılığı yokedilemeye çalışılıyor. şimdi soruyorum Türkiye' de bir Arıcılık Araştırma enstitüsü var Ordu ilinde bu enstitü ne iş yapar? ben yanıt vereyim hiçbişey... bişey yaptığını gören varsa lütfen bana da bildirsin...onlarca personel boşu boşuna kafa sallayarak bizim verdiğimiz vergilerle maaş alıyorlar. ülke arıcılığı bu durumda iken yaptıkları hiçbişey yok... ORDU ARICILIK ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ YA İYİLEŞTİRİLSİN YA DA HEMEN KAPATILSIN...EĞER KAPATILIRSA ÜLKE KASASINA YILDA 9-10 TRİLYON PARA KALMIŞ OLACAK. BU ÜLKEYE YAZIK. DİNAMİKLERİNE YAZIK.. EMEK VEREN İNSANLARINA YAZIK. ha bu arada bunları ben demiyorum yukarıda devletin raporları herşeyi ortaya çıkarmış ama sorumlular maalesef hiçbişey yapmıyor.

16 Mayıs 2008 Cuma

ORGANİK BAL ÜRETİMİ PROJESİNİN UYGULAMALI EĞİTİMİ BAŞLADI

Demirköy ve iğneada beldelerinde AB tarafından desteklenen, Marmara Grubu Vakfı ve İstanbul Aydın Üniversitesi işbirliği yürütülen " kırsal alanlarda arıcılık ve organik bal üretimi ile genç kadınların sosyoekonomik statüsünü geliştirme" projesi çerçevesinde kursiyerlere 4 arılı koloni ve arıcılık malzemeleri dağıtılarak uygulamalı eğitimler başlamıştır.

13 Nisan 2008 Pazar

ARICILIK FAKÜLTESİ

özel bir üniversitemizle Arıcılık fakültesinin kurulması ile ilgili çalışmalara başladık, bu konudaki fikir ve düşünceniz veya varsa bilgilerinizi paylaşırsanız, bu çalışmaya katkı sağlayacaktır.
sağlayacağınıza katkıya şimdiden
teşekkürler
Hüseyin BALKAYA

2 Nisan 2008 Çarşamba

KIRKLARELİNDE ARI SÖNMELERİ VE VARROA İLE ORGANİK MÜCADELE İLAÇLARI KONULU SEMİNER

KIRKLARELİ ARI YETİŞTİRİCİLERİ BİRLİĞİ VE MARMARA GRUBU STRATEJİK VE SOSYAL ARAŞTIRMALAR VAKFININ ORGANİZASYONU İLE ARI SÖNMELERİ VE VARROA İLE ORGANİK İLAÇLA MÜCADELE YOLLARI KONULU SEMİNER YAPILACAKTIR. TÜM ARICILARIMIZ DAVETLİDİR

TARİH: 05 NİSAN 2008 CUMARTESİ
SAAT: 13:00
YER: KIRKLARELİ TARIM İL MÜDÜRLÜĞÜ KONFERANS SALONU

KATILIMCILAR

DR. ERTAÇ TUTKUN Arı Hastalıkları uzmanı

RIDVAN ULUS Kırklareli Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı

HÜSEYİN BALKAYA Marmara Grubu Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı Arıcılık sor.

27 Mart 2008 Perşembe

DÜZELTME

hep buraya yazı yazarken acaba dikkatlice okunuyormu diye merak ederim. sadece bakıp geçiliyor sanıyordum.. ama sağolsun Yusuf Gürbüz Abimizin Dikkatlice okuduğuna şahit oldum..
ben en son yazımda arı sönmeleri konusunda yanlış bir ifade kullanmışım.. sağolsun Yusuf abi beni sürekli düzeltmem için telkinlerde bulundu.
ben yazımda arılara kışlık bal ihtiyacı olarak her arılı koloni için 2 kg doğal bal bırakılmalıdır. demişim fakat bu her arılı çerçeve için 2 kg doğal bal bırakılmalıdır. olması gerekir.
bu düzeltmeyi yapamamı sağlayan Yusuf Abi'ye sonsuz teşekkürler

16 Mart 2008 Pazar

ARI SÖNMELERİ HAKKINDA

Ülkemiz de arı kolonileri söndüğünde hemen akla hastalıklar gelir. Öncelikle şunu açık ve net olarak ifade edeyim. Ülkemizde hiçbir zaman Arı kolonileri tamamen hastalıklar yüzünden sönmemiştir. Sönmüş diyenleri bunu ispata davet ediyorum. Ama bizim arımız söndüğünde, kendi kabahatimizi örtmek için, hastalık nedenine dayandırırız, Kolonilerimiz için en ciddi tehlike VARROA JACCOBSİNİ OUDEMANS tır. Bu da kolonimiz tamamen bitiremez, kolonimizi zayıf bırakıp, eğer iyi bir ilkbahar yaşanmaz ise koloni sönebilir. Arı sönmelerinin genel nedenleri şunlardır:
1) Varroa ile uygun ve etkin mücadele edilememesi: Şuan Ülkemiz de organik ilaçların kullanılması ile ilgili bir furya var çeşitli asitler bilimsel temeli olmayan bir şekilde arıcılarımıza öğretilmekte ve bu ilaçlar kullanılmakta, bu ilaçları genelde arıcı şırıngalarla kendisi hazırlamakta, Varroa ya kullanılacak ilaç eğer uygun dozda kullanılmaz ise hiçbir yarar göstermemektedir. İlacı arıcı kendisi hazırladığı için genelde az veya çok ilaç kullanmakta ve çoğu zamanda yanlış zamanlama ile koloniler ilaçlanmaktadır. Organik ilaçların kullanılması bir süreçtir. Hemen keskin bir şekilde Organik ilaca geçmek ile Varroa önlenemez.
2) Yanlış arıcılık uygulamaları yüzünden birçok koloni sönmektedir.
3) Kışlatma yerinin seçimi: kışlatma yeri olarak bilinenin aksine kuzeye doğru arı kolonileri yerleştirilmelidir.
4) Nem
5) Stres
6) İklim değişikliği
7) Suni yemlerle besleme ( hiçbir besin arılar için balın yerini tutamaz, bunun için arının kışlık ihtiyacı için her arılı koloni için ortalama 2 kg doğal bal bırakılmalı, bu bal kesinlikle çam veya meşe salgı balı olmamalıdır)
8) Piyasa da şuanda bulunan binlerce kalitesiz ticari ana arı ( Menşei belli olmayan)
9) Kışa genç işçi arılarla girilmemesi gibi nedenlerden dolayı koloniler sönmektedir.

22 Şubat 2008 Cuma

KIRKLARELİ İLİ DEMİRKÖY İLÇESİ VE İĞNEADA BELDESİNDE AB DESTEKLİ GENÇ BAYANLARA YÖNELİK ARICILIK, ORGANİK BAL , TEMEL İŞLETME EĞİTİMİNE YOĞUN İLGİ



MARMARA GRUBU STRATEJİK VE SOSYAL ARAŞTIRMALAR VAKFI'NIN iSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ ORTAKLIĞI İLE YÜRÜTTÜĞÜ, AVRUPA BİRLİĞİ DESTEKLİ, KIRSAL ALANLARDA ARICILIK VE ORGANİK BAL ÜRETİMİ İLE GENÇ KADINLARIN STATÜSÜNÜ GELİŞTİRME PROJESİNE KIRKLARELİ İLİNİN DEMİRKÖY İLÇESİ VE İĞNEADA BELDESİNDEN YOĞUN İLGİ... PROJEDEN 40 KİŞİ FAYDALANACAK OLMASINA KARŞIN 150 Yİ AŞKIN BAŞVURU GERÇEKLEŞTİ...
13 şubat 2008 de iğneada beldesinde, 14 şubat ta Demirköy ilçesinde 19 şubatta gene Demirköy ilçesinde başvuru sahipleri ile görüşmeler yapılarak proje hakkında bilgilendirildi..bu yoğun ilgi bizi memnun etmesine karşın.. 40 kişiyi belirlememizde zorluklar yaşadık. yine aynı zamanda insanların bu tür sosyal projelere ne kadar ihtiyaçlarının olduğunu göstermektedir.
25 şubat 2008 pazartesi günü saat 09:50 de Demirköy Öğretmenevi Lokalinde kursumuz başlayacaktır.
26 şubat 2008 salı günü saat 09:50 de İğneada eski belediye binasında ( İtfaiye Yanı) kursumuzu başlayacaktır.
bu eğitimlerimiz haftaiçi hergün saat:09:50-14:30 arasında olacaktır.
kursumuz toplam 8 ay sürecektir. ( 2 ay teorik, 6 pratik)
teorik kursun sonunda her katılımcıya 4 adet arılı koloni tarafımızdan, 20 adet boş organik arı kovanı ise Kırklareli Tarım İl Müdürlüğü tarafından verilecektir.
bu çalışmaların yapılmasında, hedef kitlenin belirlenmesinde, kurskarın açılma noktasına gelmesinde emeği geçen; Kırklareli Tarım İl Müdürlüğü'ne, Kırklareli Arıcılar Birliği'ne, Demirköy Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü'ne, Demirköy Tarım İlçe Müdürlüğü'ne, İğneada ve Demirköy halkına sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum...
Hüseyin BALKAYA
Marmara Grubu Vakfı
Arıcılık Eğitim sorumlusu


KADIN HAKLARININ KORUNMASI VE GELİŞTİRİLMESİ: STK HİBE PROGRAMI

KIRSAL ALANLARDA ARICILIK ve ORGANİK BAL ÜRETİMİ İLE
GENÇ KADINLARIN SOSYO EKONOMİK STATÜSÜNÜ GELİŞTİRME PROJESİ


GÖREVLİ EĞİTİCİLER VE UNVANLARI

1.) Müjgan SUVER Pedagog Marmara Grubu AB Kadın Platformu Başkanı

2.) Lale NALBANT Kimya Mühendisi Marmara Grubu İcra Kurulu Üyesi- İş kadını

3.) Ahmet İNCİ Ziraat Yüksek Mühendisi TEMA Vakfı Arıcılık Danışmanı- Arıcılık Uzmanı

4.) Aysel İNCİ Gıda Mühendisi Bal Uzmanı

5.) Zeynep YILMAZ Ziraat Yüksek Mühendisi Arılarda Yapay Tohumlama Uzmanı

6.) Dr. Ertaç TUTKUN Entomolog (Böcek Bilimi) Arı sağlığı uzmanı- Arı farma LTD. ŞTİ.

7.) Rıdvan ULUS Çiftçi Eğitim Şube Müdürü- Arıcılar Birliği Bşk. Kırklareli Tarım İl Müdürlüğü

8.)Burcu IŞIKALP Veteriner Hekim Demirköy Tarım İlçe Müdürlüğü

9.)Neslihan KURT Arıcılık Teknikeri Nesil Arıcılık İşletme sahibi- Uzman

10) Muhammet ERKAN Arıcılık Tekniker TEM-ARI A.Ş Organik Bal saha Sor.

11.) Hüseyin BALKAYA Arıcılık Teknikeri Marmara Vakfı Arıcılık eğitim Sor.

12.) Zeynep KÖKNAR Arıcılık Teknikeri Marmara Vakfı

13.) Babürhan CÖRÜT Öğr. Gör. İstanbul Aydın Üniversitesi

14.) Şule DARICAN Öğr. Gör. İstanbul Aydın Üniversitesi

15.) Ali LEVENDELİ Öğr. Gör. İstanbul Aydın Üniversitesi

16.) Aytül FİLİZ Öğr. Gör. İstanbul Aydın Üniversitesi

24 Ocak 2008 Perşembe

http://www.gazetetrakya.com/yazarlar_haber_oku.asp?haber_yazari=Selahattin%20DEM%C4%B0RACO&HID=2913
gazete trakya haberi- köşe yazarı selahattin demiraco'nın makalesi
ORGANIK ARICILIK PROJESI GIBI PROJELER HALKIMZA HAYAT VERECEK
Arıcılık Projesi çerçevesinde Kırklareli ili Demirköy ve Kofçaz ilçelerinde Organik Arıcılık Projesi uygulanacaktır. 15.01.2008 günü itibarıyla bu çalışmalar başlamıştır. Arıcılar Birliği Başkanı Rıdvan Ulus bu projeyi destekliyor. Her işin başı eğitimdir. Şehrimizde bu konuda güzel çalışmalar yapılmaktadır. Bu proje bir yıl devam edecektir. Kırklareli Arı Eko tipi üretimi 2007 yılında sağlanmıştı. Bu yılda arılarda suni tohumlama yapılacaktır. Hüseyin Balkaya ve Zeynep Köknar Arıcılık Teknikerleri olup Demirköy’de bu projeyi uygulayacak genç arkadaşlarımızdır.Marmara Vakfının bu projedeki amacı Organik Bal üretimi konusunda kadınlarımızı bu işe teşvik etmektir. Demirköy’de uygulanacak olan bu projede 40 kadına teorik ve uygulamalı eğitimler verilecektir. Bu eğitim sonucunda başarılı olanlara kendi işletmelerinin alt yapısını oluşturmak için Arılı Kovanları ve Arıcılık Malzemeleri hibe edilecektir. Bu eğitim faaliyetleri ücretsizdir. Eğitime katılacak kişilerin yol ve yemek masrafları Proje tarından karşılanacaktır. Teorik eğitimler Şubat ayının ilk haftasında başlayacaktır. Projenin yanısıra Kırklareli Arı Yetiştiriciler Birliği öncülüğünde kaliteli ana arı üretim teknikleri verilecektir. 2007 yazında Tarım Il Müdürlüğüne uğradığımda aşağı katta bir gösteri izlemiştim. Pencereden açılan özel bir delikten giren arılar cam içindeki bir peteği bal ile dolduruyorlardı. Arıların o coşkulu çalışması görülmeye değerdi.Rıdvan Ulus bu işin piri olmuş kardeşim... Insanlar sevdiği işte çalışınca çok başarılı oluyorlar. Yıl 1997-98 idi. Kızılcıkdere’ye bir arkadaşımın taksisiyle taze tereyağ almaya gitmiştik. Bu arkadaşım Garanti Bankası eski müdürlerinden Zeki Bulut’tu. Taksiyle Mustafa Kanal’ın evini bulduk. Onun arı kovanlarının olduğu bahçe de bir yerde sohbete daldık. “Bir bardak hardaliyen varmı be arkadaş. Oğlun Erdal Kanal benim çok sevdiğim öğrencim olur” dedim. Bir bardak hardaliyeden sonra kahveler içildi. Hardaliye çocukluğumuzun buz gibi nefis içeceğiydi. Arı kovanlarını görmek istedim. Sandıktaki arılar petekteki balları yiyorlardı. Sepetteki arılar boğaz köprüsü gibi baldan bir köprü yapmışlar... Hayatlarından çok memnun yaşıyorlardı. Arkadaşım Kızılcıkdere’den tereyağı, sucuk, kavurma aldı. O akşam bir şiir yazmıştım. KIRÇIÇEĞIM KIZILCIKDERE... Yitik Akşamlar şiir kitabımda ve Zamanın Durduğu Yer Kırklareli kitaplarımda bu şiirim vardır. Tekirdağ’da yaşayan hemşerim, kitapçı Muzaffer Yamaner bu şiirimi çok sevmiş... Övgü dolu sözler söylemişti. Trakya turlarım devam edecek... Yeni kitabımda 2003 yılında yazdığım Dün Sana Sevdalandım Tekirdağ şiirim ve aradaki arkadaşlarla söyleşimlerim var... Hava iyi oldumu Tekirdağ’a gitmek istiyorum. Internetten yazılarımı ve kitaplarımı okuyan gönül insanlarına, dostlarıma selam olsun. 15.01.2008 günü Osman Önder Arkadaşım “Çorlu Askeri hastenesinde personel Müdürü oğlum Öner Önder’e bir subay arkadaşı şöyle demiş Yazar Selahattin Demiraco’nun yararlandığı bazı kaynaklar bende yok. Onu kutluyorum” demiş. Çok teşekkürler.. Centilmen insanlarımızın pozitif sözleri insanı hayata bağlıyor. Çorlu’yu seviyorum... Trakyadaki yeni dostlarıma gönül dolusu sevgilerimi gönderiyorum. Bana destek veren iyi kalpli insanlarımıza selam olsun.. Uzun yıllar yurdumuza ve insanımıza kalemimle hizmet etmek arzusu içindeyim. Yarınlara güzel yazılarımız kalsın... Dünyanın en güzel milleti biziz kardeşim... selahettindemiraco@gazetetrakya.com

Kırklareli'nde Organik Polen Ve Bal Üretimi..

23.01.2008 22:52:04 tarihli trakyam net haberi
Marmara Grubu Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı, Kırklareli'nde uygulamaya koyduğu AB destekli projeyle genç kadınlara arıcılığı ve organik bal üretimini öğretecek. Kadınlar, Kırklareli'nde, Türkiye'nin ilk organik polen üretimini de gerçekleştirecek.
Marmara Grubu Vakfı Arıcılık Eğitim Sorumlusu Hüseyin Balkaya, yaptığı açıklamada, AB tarafından kabul edilen ''Kırsal Alanlarda Arıcılık ve Organik Bal Üretimi ile Genç Kadınların Sosyoekonomik Statüsünü Geliştirme Projesi''nin amacının, Kırklareli'ndeki 18-25 yaş arası 40 kadına arıcılığı ve organik bal üretimini öğretmek olduğunu bildirdi. Vakfın Kırklareli için hazırladığı projenin uygulanmaya başladığını kaydeden Balkaya, kursa Demirköy ilçesi ile İğneada beldesinde yaşayan ilköğretim okulu mezunu kadınların katıldığını söyledi.
Projeyle Kırklareli'ndeki arıcılığa genç kadınların da dahil edileceğini belirten Balkaya, şöyle dedi: ''Bu projede özellikle kuzeybatı Kırklareli'nde yaşayan ilköğretim mezunu işsiz 40 genç kadının kendi arıcılık işletmelerini kurmalarını sağlayarak, meslek edinmeleri ve girişimci olmaları amaçlanmıştır. Projemiz, Tarım İl Müdürlüğünün Organik Arıcılık Projesi ile ortak yürütülecektir. Proje bölgesi organik tarımın yapılabileceği nadide yerlerden biridir. Bu projenin bölge için alternatif, gelir getirici bir kazanç kapısının olacağını düşünmekteyiz.'' Hüseyin Balkaya, projenin Kırklareli Valiliği, Tarım İl Müdürlüğü, Kırklareli Arıcılar Birliği, Halk Eğitimi ve Akşam Sanat Okulları Müdürlüğünün desteğiyle gerçekleştirileceğini, proje çerçevesinde aracılık uzmanlarından oluşan bir ekibin bölgede saha çalışmalara başladığını bildirdi. -HEM TEORİK, HEM PRATİK EĞİTİM Gelecek ay Demirköy'de ilk grubun eğitimine başlanılacağını belirten Marmara Grubu Vakfı Arıcılık Eğitim Sorumlusu Hüseyin Balkaya, eğitim sürecinin 1,5 ay teorik, 6 ay da uygulamalı olacağını ifade etti. Balkaya, kursiyerlerin masraflarının proje tarafından karşılanacağını, başarılı olan kursiyerlere sertifikanın yanı sıra arıcılık malzemeleri, organik petek ve arıcılık kitaplarından oluşan bir setin karşılıksız olarak verileceğini kaydetti. Balkaya, şu bilgileri verdi: ''Teorik eğitimini bitirenlere yine karşılıksız olarak 4 arılı koloni verilecek ve bu arılı kovanları alan kadın kursiyerler bu kolonilerini üretim yapacakları yere koyacaklar. 6 ay süresince proje teknik elamanları, kendilerine işin başında uygulamalı eğitim verecek. Yani kişiler arılarla tek başlarına kaderlerine terk edilmeyecektir. Bu kişilere danışmanlık hizmeti verilerek kovan sayılarını 25'e çıkartıp bir organik bal üretim işletmesinin tesisini sağlanmaya çalışılacaktır.'' Böyle bir işletmenin kovan başına 20 kilo organik bal ürettiğinde, toplam 500 kilo organik bal elde edeceğini bildiren Balkaya, ''Böylece kilosu 30 YTL'den satıldığı hesapladığında yılda 5-6 ay çalışarak 15 bin YTL gelir elde edeceklerdir'' diye konuştu. -TÜRKİYE'NİN İLK ORGANİK POLENİ Bu işletmelerin bu kovanlarla 100 kilo da organik polen üreteceklerini ifade eden Hüseyin Balkaya, polenin yıllık getirisinin de 7 bin YTL olacağını söyledi.
Balkaya, ''Türkiye'de organik polen ilk defa Kırklareli'nde üretilmiş olacaktır. Hem de bu üreticiler kadın olacaktır. Bunun çok iyi bir model olacağı kanısındayız'' dedi. Arıcılıktan sadece bal üretiminin anlaşılmaması geldiğini belirten Balkaya, aynı zamanda gelir getirici polen, arı sütü, balmumu, propolis, arı zehiri, larva, oğul arı ve ana arı üretiminin de mümkün olduğunu belirtti. Eğitimin bir yıllık üniversite eğitimi kalitesinde olacağını vurgulayan Balkaya, projeye katılmak isteyen kadınların, Kırklareli Arıcılar Birliği, Demirköy Tarım İlçe Müdürlüğü ve Demirköy Halk Eğitim Müdürlüğüne başvurmalarının yeterli olacağını bildirdi.

20 Ocak 2008 Pazar

KIRKLARELİ'NDE ÇALIŞMALARA BAŞLADIK

Kırklareli yeşilyurt gazetesi nden ayrıntılı haber için tıklayın http://www.yesilyurtgazetesi.com/742007/1.htm
-Genç Kadınlar Arıcılığı ve Organik Bal üretimini öğrenecek
“Kırsal Alanlarda Arıcılık ve Organik Bal Üretimi İle Genç Kadınların Sosyoekonomik Statüsünü Geliştirme Projesi”nin amacının Kırklareli’nde ki 18-25 yaş arası 40 genç kadına Arıcılığı ve Organik Bal üretimini öğretmek.
Marmara Vakfı'nın Kırklareli İli için hazırladığı ve Avrupa Birliği (AB) tarafından kabul edilen; “Kırsal Alanlarda Arıcılık ve Organik Bal Üretimi İle Genç Kadınların Sosyoekonomik Statüsünü Geliştirme Projesi” Kırklareli’nde uygulanmaya başladı. Bu proje kapsamında Kırklareli ili İğneada ve Demirköy kırsalında yaşayan İlköğretim Mezunu 18-25 yaş arası işsiz 40 genç kadına Arıcılığı ve Organik Bal Üretimi öğretilecek.
Kırklareli’ndeki Arıcılığa genç kadınlarında dahil edilmesini amaçlayan Proje ile ilgili olarak Marmara Grubu Vakfı Arıcılık Eğitim Sorumlusu Hüseyin Baklaya A.A. Muhabirine şöyle kaydetti:
“Marmara Vakfı'nın Kırklareli İli için hazırladığı ve Avrupa Birliği (AB) tarafından kabul edilen; “Kırsal Alanlarda Arıcılık ve Organik Bal Üretimi İle Genç Kadınların Sosyoekonomik Statüsünü Geliştirme Projesi”nin faaliyetlerine Kırklareli’nde uygulanmaya başlamış bulunmaktayız.
Projemizin amacı; Kırklareli ili İğneada ve Demirköy kırsalında yaşayan İlköğretim Mezunu 18-25 yaş arası işsiz 40 genç kadına Arıcılığı ve organik bal üretimini öğretmek ve kendi arıcılık işletmelerini kurmalarım sağlayarak meslek edindirmek ve girişimci kılmak Projemiz, Kırklareli Tarım İl Müdürlüğü'nün organik Arıcılığın Yapılacağı yerlerde 2000 adet organik kovan dağıtma projesi ile ortak çalışmalar yürütecektir. Bu bölgede bulunan çok değerli Kırklareli Yerli Arı Ekotipi’nin muhafazası ve ıslahı konusunda Kırklareli Arıcılar Birliği ve birlik üyeleri ile ortak çalışmalar içinde olacağız. Bu projelerin yanı sıra Ana Arı Uzmanları tarafınızdan Birlik Ana arı üreticilerine ve birlik üyelerine Kaliteli ana arı üretim teknikleri konusunda eğitimler verilecektir.
Yapılacak çalışmaların Kırklareli Arı Yetiştiricileri Birliği üyelerine faydalı olacağını değerlendirerek, proje bazındaki eğitim konularında Birlik ile ortak çalışmak istiyoruz.
Marmara Grubu Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı, 1985 yılında kumlan kamu yararına çalışan, sürdürülebilir kalkınmaya destek olmak amacıyla projeler üretip uygulayarak raporlar y ay mi ayarak kamuoyunda bilinç ve duyarlılık geliştirici çalışmalar yapan, kamu organlarına ve özel sektöre alternatif çözüm önerileri sunan bir düşünce üretim kuruluşudur.
Marmara Grubu Vakfı bünyesindeki AB ve insan Hakları Platformu özellikle "Kadın Hakları ve Kadın İstihdamı'' konusunda yaptığı çalışmalarla hem Türkiye'de, hem de dünyada ismini duyurmuştur.
Kırklareli ilinin kuzeybatısında bulunan bölgede bu çalışmaları yapmak üzere bir proje ekibi oluşturularak, saha çalışmalarına başlanacaktır. Yüksek bilgi ve himayenizde uygulanacak bu proje ile Ülkemizde toplumsal cinsiyet eşitliğinin yaygınlaştırılması için kırsal alanlardaki genç kadınların istihdamlarının teşvik edilmesine katkıda bulunacak model oluşturulacaktır.”

1 Ocak 2008 Salı

RADYO AÇIK TA ARICILIK SOHBETİ

03 OCAK 2008 PERŞEMBE GÜNÜ SAAT 14:00 İLA 14:30 SAATLERİ ARASINDA RADYO AÇIKTA ARICILIK ÜZERİNE VAHİM BİR KONUYA DEĞİNDİK..BENİMDE KATILMIŞ OLDUĞUM PROGRAMI DİNLEMENİZİ TAVSİYE EDERİM..ZAMAN YETMEDİ AMA PROGRAM FORMATINIDA AŞAMADIK..2000 YILINDA ÇAMLIHEMŞİNLİ BİR ARICIMIZIN İTALYA DA KARAKOVAN BALI İLE NASIL ULUSLARARASI BİR ÖDÜL ALDIĞINI ÖĞRENMİŞ OLACAKSINIZ..
açık radyo internet üzerinden dinlenebilmektedir.
www.acikradyo.com.tr

KIRKLARELİ'NDE AVRUPA BİRLİĞİ'NDEN ORGANİK BAL ÜRETİMİ EĞİTİMİNE DESTEK

Arıcılık Sektörünün gelişimi ve sağlıklı üretimin gerçekleşmesi için yapılan eğitim destekleri çok önem taşımaktadır. Avrupa Birliği Kırklarelinde organik bal üretimi eğitimine destek sağlamış durumda. proje fiilen başlamış durumda..bu projenin eğitim koordinatörlüğü tarafımdan gerçekleştirilecektir. bu kaynağın arıcılığımız için hayırlı olmasını temenni ederim..
proje 1 yıl olmakla bile sürdürülebilirliliği olan bir proje.. bu projedeki çalışmaların çok iyi bir model olacağını düşünmekteyim..eğitimlerimiz 20 kişilik gruplar halinde 1 ay teorik 6 ay pratik eğitimden ibarettir. pratik eğitim için katılımcılara 4 der adet arılı koloni, arıcılık malzeme ve kitaplarından oluşan bir set verilecektir..bunların ilk yıl organik bal sertifikasına başvurma aşamasına gelinmesi sağlanacaktır.
hayırlı uğurlu olsun